çarşıda ayvalıklar
suda oynar balıklar
ne böle sevda gördüm
ne böyle ayrılıklar
bolu dağına çıktım
vardım yare ulaştım
yar beni terk edince
bolu dağını dolaştım
sen beni sewmedin mi?
çeyizine yorgan dikmedin mi?
sen benden ayrılalı
başka yar görmedin mi?
Yıldırım vurdu bizi,
Dal gibi kırdı bizi,
Araya gırdı düşman,
Dağlar ayırdı bizi
Karanfilin filizi
Kim bilir ikimizi
Hafif bir rüzgar esti
Ayırdı ikimizi
Gül güzeldir
dikeni olmayınca
sevmek güzeldir
ayrılık olmayınca
Maydonoz ot değil mi?
Yaprağı dört değil mi?
seni benden ayıran
bana düşman değilmi?
Yıldırım vurdu bize
Dal gibi ayırdı bizi
Araya girdi düşman
Dağlar ayırdı bizi
bahçede taze hıyar
boyun boyuma uyar
ikimiz bir boydayız
ayırmaya kim kıyar
Gel gidelim sevdalım,
Bizim vatana kadar,
Yar ben senden ayrılmam,
Dünya batana kadar.
Köprü altında kuzu,
Kıvrım kıvrım boynuzu,
Sen koyun ol ben kuzu,
Ayıralım şu kızı.
Mavi yelekli yârim,
Göğsü ilikli yârim,
Bıraktın beni gittin,
Demir yürekli yârim.
Karadutun altında,
Ben de bunun farkında,
Ben yârimi kaybettim,
Kuzulukun parkında.
Kaşıklıkta kaşığız,
Biz yârimle aşığız,
Bizi kimse ayıramaz,
Saç gibi dolaşığız.
Denizin dibi mildir,
Beni söyleten dildir,
Mahalleler ayrı ama,
Gönüller yine birdir.
İncilerim diziyle,
Kimler görmüş gözüyle,
Ben yârimden ayrılmam,
İki düşman sözüyle.
Yengem çıkmış mahalleye,
Topluyor kaşıkları,
Nasıl ayırdın yenge,
Biz gibi aşıkları.
Dere boyu kavakları,
Dökülür yaprakları,
Yârim orada ben burada,
Çınlasın kulakları.
Kara kara kazanlar,
Kara yazı yazanlar,
Cennet yüzü görmesin,
Aramızı bozanlar.
İçeride ara kapı,
Sürmesi çavdar sapı,
İkimizi ayıran,
Dilensin kapı kapı.
Karanfil ektim gül bitti,
Dalında bülbül öttü,
Ötme bülbülüm ötme,
Yârim gurbete gitti.
Fındık fıstık olur mu?
Ateş yastık olur mu?
Sen orada ben burada,
Böyle dostluk olur mu?
Fındık dalda bir sıra,
Yârim gitti Mısır a,
Koyun olsam yayılsam,
Yârimin peşi sıra.
Fındık dalda sararmış,
Yaprakları kararmış,
Yârim beni kaybetmiş,
Bahçelerde ararmış.